Uygulamada, serbest bölgede yazılım faaliyetinde bulunan ve ürettikleri yazılımlarını yurt dışına ihraç eden mükelleflerin yazılım bedellerini döviz yerine Türk lirası ile tahsil etmeleri ve Türkiye’ye Türk lirası transfer etmeleri durumunda bölgede çalıştırdıkları hizmet erbabının ücretleri için istisnadan faydalanılıp faydalanılamayacağı hususunda tereddütler yaşandığı gözlemlenmiştir.
Bilindiği üzere, 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanununun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca, Avrupa Birliğine tam üyeliğin gerçekleştiği tarihi içeren yılın vergilendirme döneminin sonuna kadar, bu bölgelerde üretilen ürünlerin FOB bedelinin en az %85'ini yurt dışına ihraç eden mükelleflerin istihdam ettikleri personele ödedikleri ücretler üzerinden asgari geçim indirimi (1/1/2022 tarihinden itibaren asgari ücret istisnasına isabet eden vergi tutarı) uygulandıktan sonra hesaplanan gelir vergisi, verilecek muhtasar beyanname üzerinden tahakkuk eden vergiden indirilmek suretiyle terkin edilmektedir.
Konuya ilişkin 1 seri no.lu 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu Genel Tebliğinde detaylı açıklamalara yer verilmiştir. Anılan Tebliğin 3 seri no.lu 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu Genel Tebliğiyle değişik "3.6. Yazılım Faaliyetleri" başlıklı bölümünde yapılan açıklamalara göre, yazılım tanımına uygun bir programın ticari amaçla hazırlanması ve elektronik transfer yöntemiyle ihraç edilmesi halinde, bu yazılım faaliyeti kapsamında serbest bölgede fiilen istihdam edilen personele ödenen ücretlerin 3218 sayılı Kanunda belirtilen şartları taşıması koşuluyla gelir vergisinden istisna edileceği belirtilmiştir.
Yazılım faaliyetinin istisna kapsamında değerlendirilebilmesi için;
- Söz konusu faaliyetin münhasıran ve fiilen serbest bölgede yapılması,
- İşyeri altyapısının ve teknik donanımının bu faaliyetin yapılmasına müsait olması,
- Yazılımın yurt dışındaki bir müşteri için yapılmış olması,
- Yazılımdan yurt dışında faydalanılması,
- Faturanın yurt dışındaki müşteri adına düzenlenmesi,
- Dövizin Türkiye'ye getirildiğinin tevsik edilmesi (ödeme belgesi, banka dekontu vb.),
- Ürünün, gümrük çıkış beyannamesi (gümrük çıkış beyannamesi düzenlenmesinin zorunlu olmadığı durumlarda, ilgili mevzuata göre düzenlenen serbest bölge işlem formu) ve YMM faaliyet raporu ile fiili ihracatının gerçekleştiğinin tevsik edilmesi,
gerekmektedir.
Yurtdışında mukim bir firmanın tüm müşterileri için para ödeme politikasının yerel para birimi olduğu ve bu firma tarafından uygulama geliştiriciler için sunulan ödeme profilinde "Banka hesabının Türkiye'de ve Türk Lirası cinsinden olması zorunludur." ifadesine yer verildiği, bu firmaya yapılan yazılım ihracına ilişkin faturaların Türk Lirası cinsinden düzenlendiği ve tahsilatların da Türk Lirası cinsinden yapıldığı belirtilerek, bu durumda ücret teşvikinden faydalanılıp faydalanılamayacağına ilişkin tereddüt yaşanmıştır.
İdarenin, Ticaret Bakanlığının da görüşünü alarak vermiş olduğu 17/6/2024 tarihli ve 49625 sayılı görüş yazısında; 3218 sayılı Kanunun "Kambiyo ve hizmetler" başlıklı 9 uncu maddesinin birinci fıkrasında "Serbest bölgelerdeki faaliyetlerle ilgili her türlü ödemeler dövizle yapılır. Cumhurbaşkanı ödemelerin Türk Lirası olarak yapılmasına da karar verebilir." hükmünün yer aldığı ve bu hükme istinaden çıkarılan 15/8/2017 tarihli ve 2017/10718 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 1 inci maddesinde, serbest bölgelerdeki faaliyetler ile ilgili her türlü ödemenin döviz veya Türk Lirası ile yapılabileceğinin belirlendiği belirtilerek, serbest bölgelerde yerleşik şirketlerin ihracat bedellerini Türk Lirası olarak tahsil edebilmeleri mümkün olduğundan, yurt dışında mukim şirkete yazılım ihraç eden serbest bölgede yerleşik Firmanın Türk lirası cinsinden fatura düzenleyerek ihraç bedelini Türk lirası olarak tahsil etmiş olmasının, 3218 sayılı Kanunun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinde yer alan teşvikten yararlanmasına engel teşkil etmeyeceği, yönünde görüş bildirilmiştir.
Kamil ÖZKAN
E.Gelir İdaresi Daire Başkanı